Türkiye Büyük Millet Meclisi (TBMM) Başkanı Numan Kurtulmuş, komisyona çağırılacak üyelerde çoğunluğun görüşü ile karar verilebileceğini ifade ederken, muhalefet partileri ise özellikle şehit yakınlarının komisyona davet edilmesi gerektiğini vurguluyor. İktidar tarafı, kuracakları komisyonda yalnızca silah bırakma sürecinin izleneceğini belirtiyor. Ancak Cumhuriyet Halk Partisi (CHP), bu süreçte daha geniş bir çalışma alanı öneriyor.
Terör örgütü PKK’nın yeni çözüm süreci çerçevesinde sembolik anlamda silah bırakma sürecini başlatmasıyla birlikte bugün TBMM Başkanı Numan Kurtulmuş’un Meclis’te bu konuyla ilgili bir komisyon kurulması hakkında siyasi partilere yazı göndermesi bekleniyor. Hükümet, bu komisyonun 22-35 üye ile oluşacağını ve yaz aylarında çalışmalara devam edeceğini belirtiyor. Meclis’te grubu bulunmayan partilerin de komisyonda temsil edileceği, silah bırakma sürecinin izlenerek, bu süreçteki yasal adımlarla ilgili öneriler sunulacağı ifade ediliyor. Kurtulmuş, ayrıca komisyonun gündeminde anayasa değişikliği veya Abdullah Öcalan’a af gibi konuların yer almayacağını duyurdu.
Meclis’te grubu bulunan partiler arasında yalnızca İYİ Parti, bu süreç boyunca kurulacak olan komisyonda üye vermeyeceklerini açıkladı. Adalet ve Kalkınma Partisi (AKP), CHP, Milliyetçi Hareket Partisi (MHP), Demokrat Parti (DEM) ve Yeni Yol Partisi, geçtiğimiz hafta komisyonun nasıl yapılandırılması gerektiği konusunda TBMM Başkanı Kurtulmuş’a önerilerini sundu. Yeni Yol Partisi, komisyonun sadece Cumhur İttifakı’nın çalışmalarını meşrulaştıran bir platform olmamasını savunurken, komisyonda alınacak kararların nitelikli çoğunlukla belirlenmesi gerektiğine dikkat çekti. Ayrıca, bu süreçte milletvekillerine resmi makamlardan daha fazla bilgi verilmesi gerektiği fikrini öne sürdü. DEM Parti ise, komisyonun demokratik katılıma eşit şekilde yer vermesi gerektiğini belirterek, konuyla ilgili vakıflar, dernekler, barolar, kadın örgütleri ve akademisyenlerin de duyulması gerektiğini ifade etti.
Bazı partiler, komisyondaki üyelerin partilerin milletvekili sayısına göre belirlenmesi gerektiğini vurgularken, CHP ise Meclis’teki tüm partilerin eşit sayıda temsil edilmesi gerektiğini savunuyor. İktidar, komisyona yalnızca silah bırakma süreci çerçevesinde bir alan açmaya çalışırken, CHP’liler bu alanın çok daha geniş olması gerektiğini ve Türkiye’deki demokratikleşme sorunlarının da ele alınması gerektiğini düşünüyorlar. CHP, komisyonda üye olmasa bile tüm milletvekillerinin çalışmalara katkıda bulunabilmesi gerektiğine dair bir görüş geliştirmiştir. Ayrıca, alınacak kararların nitelikli çoğunlukla belirlenmesi gerekliliğini vurguluyor.
“Komisyon gündemini, çağıracağı konukları nitelikli çoğunlukla belirlemeli, özellikle şehit yakınları ve gazilerin sesi olmalıdır” şeklindeki ifadelerle CHP, TBMM’de kurulması planlanan komisyonun önemine dikkat çekiyor. Halkın seçtiği belediye başkanları ve siyasetçilerin tutuklu olduğunu söyleyen CHP kurmayları, “Halkın seçtiği temsilcilerin tutuklu olduğu bir ortamda, demokratikleşmeden bahsedemeyiz. Gerçek bir barış için demokratikleşmeye, siyasi davaların sona ermesine ve tutuklu yargılamalarının bitmesine ihtiyaç var. Bunlar bizim kırmızı çizgilerimiz,” diyerek durumu net bir şekilde özetliyor. CHP’nin komisyona üye vermeme ihtimali ise oldukça düşük olarak nitelendiriliyor; zira olayların gelişimi, iktidarın kendi çıkarları doğrultusunda hareket etmesi durumunda farklı bir tavır almalarına sebep olabilir. Ancak CHP, bu sürecin dışına çıkmak