Marmara Denizi’nde gerçekleşen 5 büyüklüğündeki deprem, 14 Ekim 2023 tarihinde Marmaraereğlisi (Tekirdağ) açıkları merkez üssü ile meydana geldi. AFAD (Afet ve Acil Durum Yönetimi Başkanlığı) tarafından duyurulan depremin derinliği 6.71 km olarak belirlendi. Bu sarsıntı, İstanbul’un yanı sıra Marmara Bölgesi’ndeki birçok ilde de hissedildi. Depremin ardından, yoğun bir şekilde hisseden bölgedeki vatandaşlar konutlarından dışarı çıkarak güvenli alanlara yöneldiler.
Kandilli Rasathanesi, depremin büyüklüğünü 5.3 olarak kaydederken, derinliğini ise 12.5 km olarak belirtti. AFAD’ın yaptığı açıklamaya göre, deprem sonrası saat 14:58’de 3.8 büyüklüğünde bir artçı sarsıntı daha yaşandı. Valilikten yapılan bilgilendirmede, İstanbul’da herhangi bir hasar bilgisi alınmadığı vurgulandı ve saha ekiplerinin incelemelere başladığı ifade edildi. Ayrıca, vatandaşlar hasarlı olabileceği düşünülen yapılarından uzak durmaları ve yetkili kurumların açıklamalarını takip etmeleri konusunda uyarıldı.
İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya, İstanbul ve çevresindeki illerde hissedilen deprem ile ilgili AFAD ve diğer ilgili kurumların saha çalışmalarına başladığını duyurdu. Tekirdağ Belediye Başkanı Candan Yüceer, olumsuz bir durumun söz konusu olmadığını belirtirken, “Şu anda en büyük temennimiz olumsuz haber almamak” şeklinde bir ifade kullandı.
Marmara’da meydana gelen depremin ardından, birçok deprem bilimci çeşitli yorumlarda bulundu. Prof. Dr. Okan Tüysüz, 6 Şubat 2023 tarihinde yaşanan deprem felaketinin ardından Anadolu faylarında bir hareketlilik yaşandığını ifade etti. Tüysüz, İstanbul’da belirgin bir hareketlilik artışı olmadığını, Türkiye genelinde 550 aktif fay bulunduğunu ve çok sayıda depremin meydana geldiğini ancak 6 Şubat sonrası Anadolu genelinde fiziksel bir artış gözlemlendiğini belirtti. “Depremle yaşamaya devam edeceğiz. Birkaç artçı sarsıntı yaşanabilir, bu nedenle beklemek gerekir” dedi.
Prof. Dr. Şener Üşümezsoy ise “Silivri Çukuru’ndan Ereğli’ye doğru uzanan deniz içindeki fay kırılmamıştı ve şimdi onun üzerinde kırılmalar oluyor. Yani 23 Nisan’daki depremin yarısı gerçekleşti, diğer kısmı ise henüz olmamıştır” şeklinde değerlendirmelerde bulundu.
Üşümezsoy ayrıca, bölgedeki artçı sarsıntıların devam edebileceğini belirterek tamamen bir riskin geçmediğine dikkat çekti. “Silivri Çukuru içinde 6.2 büyüklüğünde bir deprem potansiyeli bulunuyor” diyen Üşümezsoy, İstanbul’a doğru ilerleyen bir faydan değil, Silivri Çukuru’ndaki bir kesimden bahsettiklerini belirtti.
Jeoloji Mühendisi Prof. Dr. Osman Bektaş ise, bu tip depremlerin Marmara bölgesi için olağan olduğunu ifade ederek, “Bugün yaşanan deprem, fayın sürüklendiği yerde gerçekleşti. Marmara için bu tür depremler sıradan” şeklinde bir yorumda bulundu.
Prof. Dr. Naci Görür, depremin aktif olan Kuzey Anadolu Fayı’nın (KAF) kuzey kolunda meydana geldiğini vurgulayarak “Bu fay aktif ve her an büyük bir deprem olabilir. İstanbul’u deprem hazırlamak için hazırlıklı olmamız gerekiyor” dedi ve insanların her durumda dikkatli olmaları gerektiğinin altını çizdi.