0

BEĞENDİM

0

Ekrem İmamoğlu’nun Silivri Cezaevi’nden Yayımladığı Deklarasyon

Silivri Cezaevi’nde tutuklu bulunan Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) tarafından desteklenen Cumhurbaşkanı adayı ve İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) Başkanı Ekrem İmamoğlu, basın organları aracılığıyla önemli bir deklarasyon yayımladı. İmamoğlu, yayınladığı beyanda, İBB iddianamesine yönelik sert tepkilerde bulundu. 65 yıl önce Yassıada Mahkemesi Başkanı’nın, merhum Başbakan Adnan Menderes’in savunma haklarını engellemesini hatırlatarak, “Bugün de darbecilerin zihniyetinden bir şey değişmedi” dedi. İmamoğlu, şimdi Cumhurbaşkanı adayı olmanın ve eğitim projeleri üretmenin suç sayıldığını vurguladı ve kendisinin de savunma hakkının kısıtlandığını belirtti.

Buna ek olarak, yıllar geçse de darbe zihniyetinin değişmediğinin altını çizen İmamoğlu, “Yine millet iradesi çiğneniyor” diyerek, kendisine uygulanan yasakları ve hukuksuzlukları eleştirdi. İmamoğlu, muhalefet üzerine baskı yapmak isteyenlerin böyle istediklerini ifade ederken, “Elektrikli sandalye, ne kadar sandalye ise, bunların demokrasisi de o kadar demokrasidir” dedi.

Süreç Eleştirisi

İmamoğlu, iktidarın yürüttüğü süreç hakkında eleştirel bir tutum sergileyerek, “‘Tuğla gibi’ dedikleri iddianamenin ‘sunta gibi’ bile olamaması bir yana, iktidar partisinin siyaseti büyük bir savrulma yaşıyor” ifadelerini kullandı. Ülkenin mevcut durumunun içi boş suçlamalarla dolu olduğunu ve cezaevlerindeki tutuklu sayısının yıllar içinde arttığını belirtti. Ayrıca, bu durumun Türkiye’nin barış ve demokrasi arzusunu etkilediğini vurguladı.

“Terörsüz Türkiye, devletimizin ve milletimizin projesidir” diyenlerin göz göre göre bu projeyi sabote ettiğine dikkat çeken İmamoğlu, milletin yarısından fazlasını karşısına alarak sürdürülen siyasetin barış umudunu katlettiğini ifade etti.

Selahattin Demirtaş ve Can Atalay Mesajı

“Bütün bunlar yaşanırken, adalet ve demokrasi her gün daha fazla darbe yiyor” diyen İmamoğlu, Selahattin Demirtaş ve Figen Yüksekdağ’ın Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi (AİHM) kararına rağmen tahliye edilmediğini vurguladı. Can Atalay ve diğer mahkumların Anayasa Mahkemesi kararlarına rağmen serbest bırakılmadığını belirterek, Türkiye’de adaletin nasıl ayaklar altına alındığını açıkladı. İmamoğlu, seçimlerde kaybetmekten korkanların, yargı aracılığıyla millet iradesine bir darbe süreci yürüttüğünü ve bunun sonuçlarının ağır olduğunu dile getirdi.

Mehmet Akif Ersoy’un “Girmeden tefrika bir millete, düşman giremez; toplu vurdukça yürekler, onu top sindiremez” mısralarını hatırlatan İmamoğlu, milletin birlik olduğu müddetçe, Türkiye’nin hiçbir güç tarafından yıkılamayacağını dile getirdi. Ancak toplumsal huzursuzluk ve umutsuzluk içinde bulunan halkın, ülkenin geleceği açısından büyük bir tehlike oluşturduğuna dikkat çekti.

Türkiye’nin Meselesi Gelecek Nesillerdir

“Türkiye’nin meselesi yalnızca gelecek seçimler değil, aynı zamanda gelecek nesillerdir. Adalet duygusu ve demokrasi bilinci üzerine kurulu bir toplum kurmalıyız” ifadelerini kullanan İmamoğlu, Türkiye’nin birçok alanda ilerlemesi gerektiğini savundu. “Teknolojide, bilimde, sanatta, ekonomide, sanayide, ticarette, tarımda ve daha birçok alanda başarılı olmalıyız” diyerek, Türkiye’nin ayağa kalkması için mücadele edeceklerini belirtti.