Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) İzmir Milletvekili Mahir Polat, Türkiye İstatistik Kurumu’nun (TUİK) 2023 yılında açıkladığı yoksulluk verileri hakkında dikkat çekici yorumlar yaptı. Polat, TUİK’in 2023 yılında yoksul sayısının bir önceki yıla göre 693 bin kişi azaldığını belirttiğine işaret ederek, aynı dönemde Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı’nın sosyal yardım almak zorunda kalan hane sayısının arttığını vurguladı. Bakanlık, 2022 yılında sosyal yardım alan hane sayısının 4 milyon 419 bin olduğunu ifade ederken, 2023 yılı itibarıyla bu sayının 4 milyon 989 bine çıktığını duyurdu. Bu durum, Polat’a göre, TUİK’in verilerinin gerçeği yansıtmadığını gösteriyor.
Polat, daha sonra aşırı yoksullukla mücadele eden haneler için sunulan aile destek programına dikkat çekti. Bu program çerçevesinde hane geliri asgari ücretin üçte biri, yani güncel rakamla 5 bin 666 TL’nin altında olan hanelere yapılan yardımların 2022 yılında 3 milyon hane ile sınırlı olduğunu, ancak 2023’te bu sayının 4 milyona yükseldiğini belirtti. Ayrıca, Polat, elektrik faturasını ödeyemeyen hanelerin sayısının da 2022 yılına göre arttığını ifade ederek, 2022 yılında 3 milyon 690 bin hane elektrik tüketim desteği alırken, bu sayının 2023 yılında 4 milyon 419 bine ulaştığını dile getirdi.
Polat, bu verilerin TÜİK’in yoksulluğun azaldığına dair açıklamalarıyla çeliştiğini savunarak, yaşanan ekonomik krizin, işsizliğin, düşük ücretlerin ve yüksek enflasyonun göz önünde bulundurulduğunda, kimsenin yoksulluğun azaldığını söylemesinin mümkün olmadığını dile getirdi. Ekonomik zorlukların toplumun büyük bir kesimini etkilediğini belirtirken, yoksulluğun artık gözle görülür bir hale geldiğini söyledi. “TÜİK verilerinin gerçeklikten tamamen koptuğunu” ifade eden Polat, bu durumun emekli, işçi ve memurların maaşlarının düşmesine neden olduğunu da vurguladı.
Son olarak, Polat, devletin bir kurumunun rakamları süsleyerek mevcut durumu saklayabileceğine inanmasının yanlış olduğunu belirtti. Derin yoksulluğun yaşandığı gerçeğini gizlemenin mümkün olmadığını ve bu acı tablonun her yönden açığa çıktığını ifade etti. Bu bağlamda, gerçekleştirdiği açıklamalarla, hem hane sayısının artışının hem de TUİK verilerinin çelişkili olduğunu ileri süren Polat, toplumun yoksullukla mücadelesinin daha gerçekçi ve etkili bir şekilde ele alınması gerektiğini düşündüğünü belirtti. Bu anlamda, yapılan yardımların ve sosyal desteklerin yeterli olmayacağına dair eleştirilerini sürdürdü.
Sonuç olarak, Mahir Polat’ın açıklamaları, Türkiye’deki sosyal yardım sisteminin ve yoksulluk verilerinin derin bir analizini yaparak, halka yansıtılan gerçeklerle sahada yaşananlar arasındaki uyumsuzluğu gözler önüne seriyor. Hükümetin sosyal politikalarının yeterliliği konusunda ciddi sorgulamalar yaparak, bu durumun üstesinden gelinmesi gerektiğinin altını çiziyor.