Kültürel mirasın korunması amacıyla yürütülen “Geleceğe Miras Projesi”, 1. yıl dönümünü kutlarken, Denizli’deki Tripolis Antik Kenti’nde sevindirici bir gelişme yaşandı. Kültür ve Turizm Bakanı, sosyal medya hesabından yaptığı açıklamada, bu projede elde ettikleri başarıları ve yeni keşfettikleri eserleri duyurdu. Bakan Ersoy’un ifadesine göre, yapılan kazılarda milattan sonra 4. yüzyıla ait bir heykelin eksik başı bulundu. Bu heykelin, dönemin üst düzey bir kamu yöneticisi olan Antonius Philagrios’a ait olduğu tespit edildi.
Bu önemli eser hakkında daha fazla bilgi vermek gerekirse, heykelin gövde kısmı 2018 yılında Denizli’deki kazılar sırasında bulunmuştu. O tarihten bu yana, heykelin parçaları Denizli Hierapolis Arkeoloji Müzesi’nde korunuyordu. Yeni keşfe ulaşılması, heykelin tamamlanması için büyük bir adım niteliği taşıyor. Böylece, heykelin ilk bulunduğu zamandan bu yana kaybolan parçaları bir araya gelerek tarihi bir bütünlük oluşturacak.
Bakan Ersoy, yaptığı açıklamada geçmişin izlerini geleceğe taşımayı hedefleyen bu tür çalışmaların, kültürel mirasın korunmasına önemli katkılar sağlayacağını vurguladı. Antik kentin kazı çalışmaları, sadece tarihin derinliklerine inmekle kalmayıp, aynı zamanda arkeoloji alanında önemli veriler sunacak şekilde tasarlanmıştır. Bakanlığa bağlı arkeologlar ve uzmanlar, bu projelerle, Türk kültürünün köklü geçmişini korumayı hedefliyor.
Tripolis Antik Kenti, Denizli’nin önemli antik yerleşimlerinden biridir. Bu antik kent, hem tarihi öneminin yanı sıra hem de bölgedeki turizm potansiyelinin artmasına katkıda bulunması açısından değerlidir. Kazı alanında ortaya çıkan yeni eserler, bölgeye olan ilginin artmasına ve Türkiye’nin zengin tarihinin daha iyi bir şekilde dünyaya tanıtılmasına yardımcı olacaktır.
Sonuç olarak, Geleceğe Miras Projesi, hem yerel hem de uluslararası platformlarda Türkiye’nin kültürel mirasını koruma çabalarının bir parçası olarak öne çıkıyor. Bakan Ersoy’un açıklamaları, bu tür kazıların yalnızca geçmişle bağlantı kurmakla kalmayıp, aynı zamanda bugünkü topluma da değer katabileceğine işaret ediyor. Gelecek nesillere aktarılacak olan bu eserler, Türk tarihinin önemli bir parçasını oluşturacak ve genç nesillere ilham verecektir.
Denizli’deki bu buluş, Türkiye’nin antik mirasını tanıtmak ve korumak adına önemli bir fırsat sunmakta. Böylece, kültürel mirasın korunması ve gelecek kuşaklara aktarılması için atılan adımlar, sadece arkeologlar ve uzmanlar değil, aynı zamanda toplumun her kesimi için anlam taşıyacaktır.