İzmir Rehberler Odası (İZRO) tarafından düzenlenen bir eğitim gezisi, Bergama’nın kültürel potansiyelini daha iyi değerlendirmek amacıyla gerçekleştirildi. Bu etkinlikte, İl Turizm Müdürü Sadık Doğruer, Bergama’nın bir kültür şehri haline gelmesi için yürütülecek projeleri detaylandırdı. Eğitim programı kapsamında, Mehmet Gülümser’in yönetiminde 50 rehberin katılımıyla bir gezi düzenlendi. Bergama’nın tarihi bölgelerinin ziyaret edildiği bu gezi, aynı zamanda katılımcıların bilgi ve deneyim kazanmasına olanak tanıdı.
Gezi sırasında, Bergama’nın şehir merkezinde bir araya gelen rehberler, Çınaraltı’nda yapılan kısa toplantıda Sadık Doğruer’in açıkladığı vizyon hâlinde buluştular. Doğruer, Bergama’nın tarihi ve kültürel zenginliklerinin altını çizerek, “Bu şehir, tarihi değerleriyle ve kültürel mirasıyla büyük bir potansiyele sahiptir” dedi. Şehrin içindeki restorasyon projeleri, gastronomi ve ticaretin canlandırılması gibi alanlarda yapılacak çalışmalarla Bergama’nın kültür şehri olarak yeniden tanımlanacağını belirtti. Ayrıca, yeni projeler arasında gece müzeciliği, konaklamalı turizm ve parşömen atölyeleri gibi unsurların yer alacağına dikkat çekti.
Bergama Ticaret Odası Başkanı Lütfi Kolat ise şehrin yerel lezzetlerini ön plana çıkararak, Bergama Köftesi, Çığırtma ve Bergama Tulum Peynirinin tescillenmiş olduğuna işaret etti. Kolat, bu lezzetlerin Bergama’nın kültürel varlıklarına katacağı değeri vurgulayarak, “Bergama’nın değerine değer katmaya devam edeceğiz” ifadelerini kullandı. Bu noktada gastronomi turizminin de ne denli önemli olduğunu ifade eden Kolat, Bergama’nın turizm açısından bir çekim merkezi haline geleceği inancını yineledi.
Etkinlik, hem rehberlerin hem de yerel yöneticilerin Bergama’nın zenginliklerini daha etkili bir şekilde tanıma ve anlatma imkanı bulduğu bir platform yaratmıştır. İzmir Rehberler Odası’nın eğitim gezisi gibi etkinlikler, bölgenin turizm potansiyelini artırmak ve kültürel bilinci yükseltmek açısından büyük önem taşımaktadır. Bergama’nın tarihi yapıları ve kültürel mirası, sadece yerel halk için değil, aynı zamanda turistler için de büyük bir çekim alanı oluşturuyor. Bu nedenle, Bergama’nın turizmde daha güçlü bir konum elde etmesi için tüm paydaşların iş birliği içinde çalışması gerektiği ön plana çıkmaktadır.
Sonuç olarak, Bergama’nın kültürel ve tarihi değerlerinin geliştirilmesi ve tanıtılması için atılacak adımlar, şehrin turizmdeki yerini sağlamlaştıracak. Bu süreçte, yerel lezzetlerin ve tarihî zenginliklerin ön planda tutulması, Bergama’nın kültür şehri olma hedefinin gerçekleşmesine büyük katkı sağlayacaktır. Doğruer ve Kolat’ın vurguladığı gibi, bu değerler zenginleştirildiği sürece Bergama, sadece bir tarihi şehir olarak değil, aynı zamanda bir kültürel merkez olarak da tanınacak ve ziyaretçilerin ilgisini çekmeye devam edecektir.