0

BEĞENDİM

0

Türkiye’de Enflasyonun Etkileri

Türkiye Hazine Bakanı Mehmet Şimşek ve iktidarın ekonomi kurmayları, ülke ekonomisinde bir başarı hikayesi anlatırken, yarattıkları enflasyonun işçilerin cebinden büyük miktarda para çaldığı gerçeği göz ardı ediliyor. Türkiye Devrimci İşçi Sendikaları Konfederasyonu Araştırma Merkezi (DİSK-AR), Haziran 2025 itibarıyla yayımladığı Ücret Kayıpları İzleme Raporu ile işçi ve emekçilerin enflasyon karşısında yaşadığı ciddi kayıpları ortaya koydu. Raporda belirtilene göre, 2025 yılının ilk beş ayında emekçiler, enflasyon sebebiyle en az 198,2 milyar lira kaybetti.

DİSK-AR’ın resmi internet sitesinde yayımlanan raporda, enflasyonun işçi ücretleri, memur maaşları ve emekli aylıkları üzerindeki olumsuz etkilerinin devasa boyutlara ulaştığı ifade ediliyor. Özellikle Ocak, Şubat, Mart, Nisan ve Mayıs aylarında Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) tarafından ölçülen yüzde 15,09’luk beş aylık resmi enflasyon oranının, emek gelirlerinde yarattığı kayıptan bahsediliyor. Bu kaybın toplamı yaklaşık 198,2 milyar TL olarak hesaplanmış durumda ve rapor, bu kaybın ilerleyen aylarda daha da artacağına dikkat çekiyor.

Bu veriler, 2025 yılındaki ekonomik durumun ve işçi sınıfının, memurların ve emeklilerin yaşam koşullarının sürdürülebilir olmadığını gösteriyor. Yüksek enflasyon oranları, temel ihtiyaçların karşılanmasında ciddi sıkıntılara yol açmakta; işçilerin ve emeklilerin alım gücünü büyük ölçüde düşürmekte. Raporun ortaya koyduğu bu durum, hükümetin enflasyonu kontrol altına alması gerektiğine dair güçlü bir çağrı niteliği taşıyor.

DİSK-AR, enflasyonun yalnızca rakamlardan ibaret olmadığını, aynı zamanda milyonlarca insanın yaşam standartlarını doğrudan etkileyen bir sorun olduğunu vurguluyor. İşçi sınıfının yaşadığı ekonomik zorlukların hafife alınmaması gerektiği, bu süreçte hak etikleri ücreti kazanabilmeleri adına mücadele etmeleri gerektiği ifade ediliyor. Özellikle işçi ücretlerinin, enflasyon oranı ile paralel bir artış göstermesi gerektiği belirtiliyor.

Sonuç olarak, Türkiye’nin ekonomik durumu işçi, memur ve emeklilerin yaşam standartlarını tehdit eden bir tablo sunuyor. Bakan Şimşek ve hükümetinin başarılı bir ekonomi hikayesi anlatmaya çalışmaları, gerçeği değiştirmiyor; hala cebimizdeki paranın erimesine ve yaşamsal ihtiyaçlarımızın karşılanmasındaki zorlanmalara neden olan yüksek enflasyon ile yüzleşmek zorundayız. Bu durumu düzeltmek için acil önlemler alınması gerektiği, bu önlemlerin de eşitlikçi ve adil bir ücretlendirme sistemi ile desteklenmesi gerektiği açık bir gerçek olarak ortada durmakta.