0

BEĞENDİM

0

Fatih Altaylı’nın Duruşma Süreci: Tutukluluk ve Savunmalar

AKP Genel Başkanı ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ı hedef alan tehdit içerikli sözler sarf ettiği iddiasıyla tutuklanan gazeteci Fatih Altaylı, 26 Kasım tarihinde yapılacak olan duruşmada hakim karşısına çıktı. Duruşma, 26 Ekim 2023 tarihinde saat 10:55’te Silivri Açık Ceza Yerleşkesi 2 No’lu duruşma salonunda başladı. Duruşmayı, Altaylı’nın eşi Hande Altaylı, CHP Genel Başkan Yardımcıları Deniz Atalar ve Burhanettin Bulut, CHP Milletvekilleri Sezgin Tanrıkulu, Ali Gökçek, Utku Çakırözer, Bülent Tezcan, İYİ Parti Genel Başkan Yardımcısı Hakan Şeref Olgun ve İYİ Parti Milletvekilleri Selçuk Türkoğlu, Lütfi Türkan gibi birçok önemli kişi izledi.

Duruşmaya ilgi gösterenler arasında birçok gazeteci de bulunuyordu. Duruşmada Altaylı, kendisini neden burada bulduğuna dair şaşkınlığını dile getirdi. “Bugün burada bulunmamın nedeni, bu salonda bulunan ya da bu ülkenin en ücra köyünde yaşayan çocukları, hiç tanımadığım insanların evlatlarını kendi kızımmış gibi düşünüyor, önemsiyorum” diyerek, toplumdaki eşitlik ve fırsat eşitliğine vurgu yaptı. Hayatındaki ilk ağır ceza mahkemesi deneyiminde, neden yargılandığını anlayamadığını belirtti.

Altaylı’nın Savunması ve Tehdit İddiaları

Gazetecilik mesleği boyunca kimseyi tehdit etmediğini vurgulayan Altaylı, “40 küsur yıllık meslek hayatım boyunca, bırakın meslek hayatımı; tüm yaşamım boyunca ne benden güçsüz ne benden güçlü tek bir kişiyi bile tehdit etmedim” ifadelerinde bulundu. Özellikle sosyal medya üzerinden hedef alındığını belirterek, 2,5-3 dakikalık bir konuşmasının belirli bir bölümünün kesilmesi sonucu “sosyal medya lincine uğradım ve Silivri’de hücreye atıldım” açıklaması yaptı.

Savunmasında, kendisine “muhalif gazeteci” diyenlerin bu tanımlamanın kendisine ait olmadığını ifade etti. Eşi ve kızının da kendisini eleştirdiğini söyleyerek, bu eleştirilerin muhalefet olup olmadığını sorguladı. “Ben muhalif değilim, ben sadece ve sadece hayal etme özgürlüğünü savunuyorum, farklı hayaller kurabilme özgürlüğünü” dedi. Altaylı, tarihte birçok ünlü ismin de hayalperest olduğunu vurgulayarak, farklı hayaller görme hakkını savunduğunu ifade etti.

Toplumsal Duygular ve İdeoloji Eleştirisi

Fatih Altaylı, kendisini tanımlamayı bir özgürlük meselesi olarak gördüğünü, ancak ideolojik bir temsilci olarak değerlendirilmek istemediğini açıkladı. “Hepsi de kızdılar bana” diyerek, her iktidarın ideolojisinin eleştirilebileceğini, bu nedenle farklı hayaller kurabileceğimizi ifade etti. “Yarın bambaşka bir iktidar gelse ve ben hala hayal kurabiliyorsam, onlarda kızacak bana eminim” diyen Altaylı, bu durumun bağımsız bir gazeteci olarak kalmanın gerekliliklerinden biri olduğunu belirtti.

Bugün burada, Cumhurbaşkanı’nı tehdit ettiği iddiasıyla yargılanmanın kendisini hem şaşırttığını hem de üzdüğünü belirtti. Altaylı’nın, yargılama sürecinin ilerleyen günlerinde alacağı karar, basın özgürlüğü ve ifade özgürlüğü konularında önemli bir tartışma yaratmayı sürdürecektir.