DİSK/Genel-İş Sendikası İzmir Büyükşehir Belediyesi’ne bağlı şubeler tarafından yapılan açıklamada, belediyenin kamuoyuna duyurduğu maaş verilerinin konuyla ilgisiz olduğuna değinildi. Sendika, işçilere önerilen gerçek ücretlerin detaylarını paylaştı. İleri sürülen verilere göre, İzenerji çalışanlarına 31 Aralık 2025 tarihine kadar sunulan yevmiye ve net maaşlar şu şekildedir:
Grup | Brüt Yevmiye | Net Aylık Maaş
1. Grup | 1.459,31 TL | 44.455,19 TL
2. Grup | 1.474,00 TL | 45.428,99 TL
3. Grup | 1.487,00 TL | 46.294,18 TL
4. Grup | 1.500,00 TL | 46.546,02 TL
Sendika, aynı işkolunda faaliyet gösteren diğer belediye şirketlerinde uygulanan ücretlerin çok daha yüksek olduğuna dikkat çekerek, işçilerin mağdur edildiği vurgusunu yaptı. Bu bağlamda, diğer şirketlerdeki ücretler ise şu şekildedir:
Grup | Brüt Yevmiye | Net Aylık Maaş
1. Grup | 1.730,98 TL | 59.270,00 TL
2. Grup | 1.796,30 TL | 64.105,85 TL
3. Grup | 1.877,24 TL | 74.952,24 TL
4. Grup | 1.942,56 TL | 81.287,33 TL
Ek olarak, İzDoğa, İzulaş ve İzBeton gibi şirketlerde çalışan personelin, 1 Ekim tarihi itibarıyla 6 aylık TÜFE oranında zam alacağı belirtildi.
Sendikanın açıklamasında, belediyenin eksik ve yanıltıcı bilgilerle kamuoyunu bilgilendirdiği, bu durumun çalışanları İzmir halkıyla karşı karşıya getirme riskini doğurduğu ifade edildi. Sendika, bu tutumun kabul edilemez olduğunu vurguladı.
Genel-İş Sendikası; grev kapsamı dışında kalmasına rağmen, bazı hayati hizmetlerin aksamasaması için İstanbul Büyükşehir Belediyesi (İBB) bürokratlarına çağrıda bulundu. Yaşlı Bakım Evleri, Pako Hayvan Barınağı ve Sasalı Doğal Yaşam Parkı gibi yerlerde çalışan personelin, canlılar ve yurttaşların mağdur olmaması adına gönüllü olarak görev yapmaya hazır olduklarını ilettikleri, fakat bu taleplerine belediye tarafından herhangi bir yanıt verilmediği aktarıldı.
Açıklamanın son bölümünde İzmir kamuoyuna seslenen Genel-İş Sendikası, “Mağduriyeti azaltmak için elimizden geleni yapıyoruz.” ifadelerini kullanarak sorumluluk bilinciyle hareket ettiklerini belirtti. Bu durum, belediyenin çalışanlar ve halk üzerindeki etki mekanizmalarını sorgulayan önemli bir gelişme olarak dikkat çekmektedir. Sendikenin bu tavrı, işçi hakları konusunda sağlıklı bir diyalog ve müzakere ortamının oluşturulmasına yönelik bir çağrı niteliği taşımaktadır.