Kalpte Ritim Bozuklukları Ölümcül Olabilir

0

BEĞENDİM

0

Kalbin elektriksel sistemiyle ilgili anormallikler sonucu ortaya çıkan ritim bozuklukları gençlerde ve yaşlılarda ölümcül olabilen hastalıklar arasında yer almaktadır. Aritmi olarak adlandırılan bu hastalıkların altında yatan sebepler doğumsal anomaliler, viral enfeksiyonlar, kalp hastalıkları, yaşa bağlı kalp yetmezlikleri veya kapak ya da damar hastalıkları olabilmektedir. Koşuyolu Yüksek İhtisas Eğitim ve Araştırma Hastanesi Kardiyoloji Kliniği’nden Aritmi ve Elektrofizyoloji Uzmanı Doç. Dr. Abdülkadir Uslu, düzenli ritmin bozulması sonucu ortaya çıkan aritmi hastalarının sayısının son derece yüksek olduğunu belirtmiştir. Uslu, aritmilerin tedavisinin günümüzde oldukça başarılı bir şekilde yapılabildiğini vurgulamış ve aritminin geniş bir yelpazede ölümcül sonuçları olabilen bir hastalık olduğunu ifade etmiştir.

Ani genç ölümlerin çoğunlukla aritmilere bağlı olarak meydana geldiğine değinen Uslu, özellikle genç bir hastanın yatakta ölü bulunması durumunda aile geçmişinde ani ölümlerin var olup olmadığının önemli olduğunu belirtmiştir. Viral enfeksiyonlar sonrası kalbin elektriksel sisteminin etkilenebileceğini ve bu durumun Kovid sonrası iyi huylu veya kötü huylu ritim bozukluklarını artırabileceğini dile getirmiştir.

Genç hastalarda fonksiyonel kaynaklı bayılmanın tespit edilmesi durumunda tedavi olarak kalp pillerinin hemen kullanılmaması gerektiğini vurgulayan Uslu, tilt testi gibi tekniklerin uygulanabileceğini ve ardından ablasyon tedavisinin mümkün olabileceğini belirtmiştir. Ayrıca 20-40 yaş aralığındaki genç hastalarda fonksiyonel nedenli ritim bozukluklarında kalp pillerinden ziyade kardiyo ablasyon veya parasempatik denervasyon gibi tedavilere başvurulabileceğini ifade etmiştir.

Aritminin “olduğu an” tespit edilmesinin hayati önem taşıdığını belirten Uslu, ritim bozukluklarının her zaman elektrokardiyografide bulgu vermediğini ve hastaların şikayetleri esnasında tanı konulması gerektiğini vurgulamıştır. Ayrıca akıllı saatler aracılığıyla kısa süren ritim bozukluklarının da tespit edilebileceği bilgisini paylaşmıştır.

Atriyal fibrilasyon adı verilen ritim bozukluğunun ülkemizde özellikle Karadeniz bölgesinde sık görüldüğünü belirten Uslu, bu hastalığın felçlerin beşte birinden sorumlu olabileceğini ve kalp kulakçıklarının düzensiz çalışmasıyla ortaya çıktığını ifade etmiştir. Türkiye’de atriyal fibrilasyon hastalarının en yoğun olarak Karadeniz bölgesinde olduğunu ve bu durumun nedeninin tam olarak bilinmediğini belirtmiştir. Ayrıca tiroit hastalığının bu bölgede daha sık görülmesinin bir etken olabileceğini ifade etmiştir.