2023 yılı Ekim ayında, Türkiye’nin İzmir ilinin Seferihisar ilçesinde gerçekleşen bir olay, sosyal medya ve ifade özgürlüğü tartışmalarını yeniden gündeme getirdi. İddialara göre, ilçede yaşan bir kişi, WhatsApp grubu aracılığıyla yediği trafik cezasını diğer üyelerle paylaşırken, polislere hakaret içeren ifadeler kullandı. Ayrıca, geçtiğimiz günlerde silahlı saldırı sonucu şehit düşen polis memuru Mehmet Tozum’u kastederek “Bazen ölüyorlar, üzüleyim mi” şeklinde bir beyanat verdi. Bu paylaşımlar sonrasında güvenlik güçleri harekete geçerek ilgili şahısları gözaltına aldı.
Seferihisar İlçe Emniyet Müdürlüğü ekipleri, WhatsApp grubunda yapılan yazışmalarla ilgili olarak yapılan bir ihbarı değerlendirerek investigasyon süreci başlattı. Bu süreçte, mesajlar içerisindeki ifadelerin ciddiyeti ve içerikleri detaylı bir şekilde incelendi. Gözaltına alınan şahıslar, C.Y. ve Y.A. isimli bireyler oldu. Gözaltı sürecinin ardından polis, bu kişilerin davranışlarını ve kullandıkları kelimeleri hukuka uygun bir şekilde değerlendirerek yasal süreçleri başlattı.
WhatsApp grubundaki sohbetin detayları dikkat çekiciydi. C.Y., grubun diğer üyelerine trafik cezası yediğini belirterek, “Gelene geçene saplıyorlar, aç köpekler” ifadesini kullandı. Bu cümle, polisler ile olan olumsuz bir ilişkiyi ve trafik kontrolleri ile ilgili bir rahatsızlığı ifade eden bir tepki barındırıyordu. Bunun üzerine cevap veren Y.A., şehit polis memuru Mehmet Tozum’u hedef alarak olayın hassasiyetini artıran bir yanıt verdi. Y.A. “Bazen ölüyorlar, üzüleyim mi” şeklindeki ifadesiyle, hem olayı küçümseyen bir tavır sergiledi hem de toplumda infiale yol açacak bir dil kullandı. Bu cümle, hem şehit olan polis memuru hem de onun ailesine karşı derin bir saygısızlık olarak yorumlandı.
Olayın ardından C.Y. ve Y.A., emniyette yapılan işlemlerin tamamlanmasının ardından adliyeye sevk edildiler. Burada, mahkemeye bırakılan dosya, adli kontrol şartıyla devam edildi ve her iki kişi de serbest bırakıldı. Ancak bu durum, toplumun çeşitli kesimlerinde tepkilere yol açtı ve sosyal medya platformları üzerinden tartışmalara zemin hazırladı. Birçok kişi, şehitlere ve polislere karşı sergilenen bu tavrın affedilemeyeceğini ifade etti. Öte yandan, bazı destekçiler ise olayın sosyal medya üzerindeki ifadelere haksız bir kısıtlama getirilip getirilmeyeceği konusunda endişe duyuyor.
Sonuç olarak, Seferihisar’da gerçekleşen bu olay, hem sosyal medya kullanımındaki özgürlük sınırlarını, hem de toplumsal değerlerimize olan saygıyı sorgulatan bir duruma dönüştü. Emniyetin dikkatli bir şekilde yürüttüğü operasyon ve yargı süreci, bu tür olayların toplum üzerindeki etkilerini net bir şekilde ortaya koymaktadır. Belirli bir hukuki süreç içerisinde, bu tür ifadelerin sonuçları ve buna karşı verilen tepkiler, ilerleyen günlerde Türkiye’de bu tür konuların üzerine daha fazla eğilmesine neden olabilir.