Ankara Atatürk Sanatoryum Eğitim ve Araştırma Hastanesi Göğüs Hastalıkları Uzmanı Doç. Dr. Suna Kavurgacı, Kronik Obstrüktif Akciğer Hastalığı (KOAH) hakkında önemli bilgiler paylaştı. KOAH, nefes darlığı, öksürük ve balgam gibi solunum problemleri ile kendini gösteren, genellikle ilerleyen ve kalıcı bir hastalıktır. Doç. Dr. Kavurgacı, “KOAH’ın gelişiminde en büyük risk faktörü, sigara kullanımıdır” dedi.
Şehirleşmenin artmasıyla birlikte hava kirliliğinin de önemli ölçüde arttığını belirten Kavurgacı, iç ve dış mekânlardaki odun ve tezek gibi fosil yakıtların dumanına maruz kalmanın da KOAH gelişiminde etkili bir sebep olduğunu ifade etti. KOAH, vücudun mikroplarla savaşmasına yardımcı olan bağışıklık sistemini zayıflatır. Özellikle kış aylarında artan soğuk hava ile kapalı ortamlardaki mikropların yayılma oranının yükseldiğine dikkat çekti. KOAH’lı hastaların bağışıklık sisteminin bozuk olması, mikroplara karşı bağışıklıklarının zayıf olmasına yol açar ve bu durum çeşitli hastalıkların daha sık görülmesine neden olur.
Kronik ve ölümcül bir hastalık olan KOAH, birçok sistemik hastalığı da beraberinde getirir. Doç. Dr. Kavurgacı, bu hastalıkların arasında kilo kaybı, kas erimesi, kemik erimesi, depresyon, şeker hastalığı, hipertansiyon ve kalp hastalıklarının yer aldığını belirtti. KOAH tanısı konduktan sonra, tedavi sürecinin başında hastalığın şiddetine göre evreleme yapılması gerektiğini vurguladı. Evrelere uygun olarak, solunum yoluyla alınan nefes açıcı tedavilerle hastanın durumu ele alınır.
Kavurgacı, “KOAH tedavisinde en önemli faktör, sigarayı bırakmaktır,” şeklinde konuştu. Ayrıca her yıl grip aşısı yaptırmanın ve uygun zamanlarda zatürre aşısı olmanın yanında, düzenli beslenme ve egzersiz yapmanın da önemli olduğunu ekledi. İlaçların düzenli ve doğru teknikle kullanılması KOAH yönetimi için kritik bir yer tutar. Dünya genelinde yaklaşık her on kişiden biri KOAH hastasıdır. Ülkemizde ise tanı almış hasta oranı yaklaşık %9 iken, henüz tanı almayan hastaların oranının %60 ila %85 arasında olduğu biliniyor.
Doç. Dr. Kavurgacı, KOAH’ın daha çok 40 yaş üstü erkeklerde görülen bir hastalık olarak bilinse de, kadınlarda sigara içme oranlarının artmasıyla bu hastalığın görülme oranının yükseldiğini ifade etti. Soğuk havalarda KOAH hastalarının mikroplara karşı daha dikkatli olmaları gerektiğini vurgulayan Kavurgacı, kapalı ve kalabalık yerlerden uzak durulması gerektiğinin altını çizdi.
Sonuç olarak, KOAH hastalığı, riski artıran birçok faktörle birlikte kronik ve dikkat edilmesi gereken bir sağlık problemidir. Sigara kullanımının bu hastalığın en önemli tetikleyicisi olduğu unutulmamalı ve hastaların tedavi süreçlerini ihmal etmemeleri gerektiği vurgulanmalıdır.